Urla’da Güne Başlamanın En Güzel Hali: Taş Konak Kahvaltısı

Urla’da sabahlar bir başka güzel…
Taş duvarların arasından süzülen gün ışığı, kuş sesleriyle karışırken bahçeye yayılan taze kahve kokusu, güne yumuşak bir başlangıç yapmanın en huzurlu halini anlatır.
Urla Taş Konak’ta kahvaltı, sadece bir öğün değil; günün ritmini belirleyen, yüzünüzde gülümseme bırakan küçük bir mutluluktur.

Doğallığın Sofraya Dönüştüğü Yer

Kahvaltılar, konak avlusundaki Cafe Lea’da hazırlanır.

Burada her sabah, Oğuz Bey’in özenle hazırladığı sucuk kokusuyla başlar gün.
Sıcacık pişiler, taze gözlemeler, ev yapımı reçeller, köy yumurtası ve daha nicesi… Her şey Urla’nın bereketli topraklarından, komşu köylerden ya da bahçeden gelir. Hiçbir şey abartılı değildir ama her şey lezzetlidir — tıpkı Ege’nin kendisi gibi.

Yerel Lezzetlerle Dolu Bir Sofra

Taş Konak kahvaltısında sizi bekleyen her tabak, sevgiyle hazırlanır. Çeşit çeşit peynirler, köy tereyağı, dalından koparılmış zeytinler, mis gibi domatesler… Şebnem Hanım’ın ellerinden çıkan reçeller, her sabah sofraya yeni bir renk, yeni bir hikaye taşır.
Bazen vişne reçelinin kokusu, bazen sıcak gözlemenin dumanı; sofraya oturduğunuzda her şey tanıdık ve içten gelir.

Bahçede Huzur, Masada Sohbet

Taş Konak’ın yemyeşil bahçesinde kahvaltı etmek, zamanın yavaşladığı bir ana dönüşür.
Kuş cıvıltıları, çiçek kokuları, gölgede serin bir masa…
Burası sadece bir otel değil; herkesin kendine ait bir köşesi, bir hikayesi vardır.
Kimi sessizce kahvesini yudumlar, kimi uzun sohbetlere dalar kısaca herkes kendi huzurunu bulur.

Kahvaltıdan Öte Bir Deneyim: Öğle Sofraları ve Tadımlar

Taş Konak sadece sabahları değil, günün her anını güzelleştirir. İstersen bahçede dostlarınla uzun bir öğle yemeği yiyebilir, Ege mutfağının sade ama lezzetli yemeklerinin tadını çıkarabilirsin.
Zaman zaman düzenlenen küçük etkinliklerde, Urla’nın yerel şaraplarıyla tanışmak ya da butik tadımlara katılmak da mümkün. Burada her şey yavaş ilerler, ama hiçbir şey sıradan değildir.

Güne Gülümseyerek Başlamanın Adresi

Urla Taş Konak’ta kahvaltı aceleye gelmez.
Burada her şey doğanın temposunda yaşanır. Biraz sohbet, biraz sessizlik, biraz kahve kokusu… Ve sonunda insan, “işte böyle sabahlar iyi ki var” der.